Ve sonunda ertelediğiniz ev boyama projesine başlamaya karar verdiniz. Belki de bu işi ilk kez kendi başınıza yürütüyorsunuz. Burada paylaşacağımız A’dan Z’ye boya badana terimleri bu süreçte size fazlasıyla yardımcı olacaktır. Diğer sektörlerde olduğu gibi, boyama uygulamasında da karşınıza çıkacak bazı argo ve jargonlar olabilir.

Neyse ki boya badana hakkında tüm sözcükleri bu yazımızda bulacaksınız. Böylece boya türleri, boyacı ustalarının kullandıkları malzemeler, uygulama adımları ve talimatlar hakkında kavramlar arasında sıkışıp kalmayacaksınız.

Burada göremediğiniz başka boya terimleri ilgili yardıma mı ihtiyacınız var? İletişim formundan bizlere ulaşınız. Şimdi, boya endüstrisi dilinde karşılaşabileceğiniz en yaygın kelimelere bir göz atalım.

Boya Badana Terimleri

Aderans: Kuru film tabakasının yüzeylerde ince tabakalar halinde kalkmadan, çatlamadan ya da kabarmadan durabilme kabiliyeti. Islak koşullarda bile kuru boya filminin yüzeye tutunabilmesi, özellikle dış cephe boyalar için önemlidir.

Aerosol: Sıvı ve katı maddelerin gaz içerisinde dağılması.

Alkid: Diğer özellikleri değiştirebilen ve yağ bazlı boyalara eklenen sentetik bir malzeme.

Ara Kat: Temel olarak astar ile son kat arasında bulunan bir boya katı.

Badana: 1. Kireçli su. 2. Kireç veya plastik boyayı duvarlara fırça ile veya püskürterek uygulama; badana yapma işi. Özellikle rutubete karşı önlem için uygulanır.

Bağlayıcı: Boyayı bir arada tutan ve yüzeye yapışmasına izin veren bileşen. Boyanın performans özelliklerini belirlemede önemli rol oynar.

Balık Gözü: Boya uygulanmış yüzeyde görülen ve balık gözünü andıran bir yüzey bozukluğu.

Balonlanma: Boya uygulanan yüzeyin kuruması sürecinde oluşan baloncuklardır. Bu durum, genellikle fazla fırça darbesi ve boyanın fazla karıştırılması sonucu oluşur.

Basınçı Yıkama: Dış cepheyi boyamadan önce, boyanın sağlam yapışmasını sağlamak amacıyla yüzeyi yüksek basınçlı su ve temizleyiciler ile yıkama işlemi.

Beyazlama: Boyanın güneş ışığına maruz kalması sonucu meydana gelen renk kaybı.

Beyaz Pas: Çinko kaplı yüzeylerde beyazdan koyu griye kadar değişen renklerde korozyon ürünleridir.

Boya: Yüzeylere dekoratif, koruma ve kimlik kazandırma amaçlı sıvı olarak uygulanan ve içerisinde pigment, reçine, çözücü ve katkı maddeleri içeren bir malzeme.

Boya Hatası: Boya kurumasının ardından oluşan olumsuzluklar.

Cila: Genellikle ahşap yüzeylere uygulanan berrak ve dayanıklı bir kaplama.

Çıplak Yüzey: Boyasız yüzey.

Çift Kat: İki kat boya kaplamasıyla kaplanmış yüzeyi belirten bir boya badana terimi.

Çözücü: Boyayı temizleme ve eritmede kullanılan maddedir.

Elastikiyet: Boyada herhangi bir kırılma ve çatlamanın görülmemesi. “Gevrek” boya badana teriminin tersidir.

Emülsiyon: Kimyasal sıvı maddenin emülgatör vasıtasıyla başka sıvı kimyasal madde içinde dağılması.

Fırça İzleri: Fırçayla boyanmış yüzey kuruduktan sonra yüzeyde kalan görünür çizgilerdir.

Geçirgen: Yüzeyin sıvının geçmesine izin verme yeteneği. Geçirgen yüzey, sıvının geçeceği anlamına gelir.

Gevrek: Esnek olmayan kuru boya kaplaması.

Gölge: Rengin koyuluğunu artırmak için siyahın ilgili renkle karışımıdır.

Hazırlık: Bir yüzeyi boyamaya hazır hale getirmek adına yapılan ön çalışmadır. İyi görünen ve uzun ömürlü bir boya badana uygulaması için kapsamlı bir hazırlık aşaması oldukça değerlidir.

Ev boyama terimleri için kullanılan görselde, boyanacak bir odada merdiven ve boya badana malzemeleri var.

Ev Boyama – Boya Badana Terimleri.

İkinci Kat Kuruma Süresi: Boyanın üzerine boyanacak kadar sertleştiği zaman.

İkincil Renkler: İki ana rengin karıştırılmasıyla elde edilen mor, yeşil ve turuncu renklerdir.

İpek: Orta parlaklıkta bir yüzey. Işığı yansıtır ve hafif cilalı bir yüzey gibi görünür.

Kabarma: Boya katının yüzeyinin altında kabarcıklanması. Genellikle boya uygulaması öncesi yüzeyin iyi temizlenmemesi ve boya katı krumadan diğer kat geçtiğinde oluşur.

Kalafatlama: Yapı malzemelerinin etrafındaki veya arasındaki boşlukları esnek dolgu malzemesi kullanarak su geçirmez hale getirme. Havanın içeri girmesini önlemek için ve mutfak tezgahlarının çevresinde kullanılması yaygındır.

Kanama: Çözünür bir boyanın üst kaplama rengi boyunca sızmasını veya difüzyonunu ifade eder. Üst katta leke benzeri bir renk değişikliğine yol açar olur ve genellikle sarımsı veya kırmızımsı bir renk oluşturur. Bu durumda alt kaplama, üst kaplama boyunca lekelenir.

Katkı Maddesi: Özellikleri değiştirmek ve eklemek için boyaya eklenen kimyasal.

Kazıma: Yeni boya badana hazırlığı için eski boya katmanlarının spatulayla çıkarılması.

Katalizör: Kuruma süresini hızlandıran katkı maddesi.

Kesmek: İki renk arasında çizgi oluşturmak. Boya rulosunun yapamayacağı dar alanlarda çalışmak ve tavan çizgileri, köşeler ve süpürgelikler boyunca boyama gibi ince işler için fırça kullanmak.

Konsantrasyon: Boyaya parlaklık veren elementlerin oranı.

Kontrast Oranı: Boyanın bir önceki katı gizleyebilme özelliği.

Kuruma Zamanı: Boyanın kuruması için geçen süredir.

Küf: Mantar büyümesinin sebep olduğu siyah, beyaz veya yeşil bir alan. Genellikle banyo gibi nemli ve sıcak alanlarda oluşur.

Küf Direnci: Boyanın küf oluşumunu önleme kabiliyeti.

Kürleme: Boyama işleminden sonra, kimyasallar reaksiyona girdiğinde boyanın kuruması.

Lake: Parlak ve sert bir yüzey oluşturmak için ahşap ya da metale uygulanan koruyucu bir kaplama.

Maskeleme: Boyanın boyanmayacak yapılara bulaşmasını önlemek amacıyla yapının bant veya başka kaplama ile kaplama.

Nefes Alma: Boya yoluyla nemin yüzeyden geçmesine izin verme.

Nem: Havadaki su buharı miktarı. “Hafif ıslaklık” anlamına da gelir.

Nem Direnci: Boyanın nemin neden olabileceği hasarı önleme kabiliyeti.

Nap: Bir boya silindirinin liflerinin uzunluğuna işaret eder. Kısa tüylü rulo parlak yüzeyler için kullanışlıdır. Uzun tüylü rulo ise, dokulu yüzeyler için idealdir.

Nötr Renk: Parlak olmayan ve diğer renklerin alt tonlarına sahip olabilen bir renk. Beyaz, bej ve gri nötr renklere birer örnektir.

Opaklık: Boyanın örtme gücü. Yüksek opaklığa sahip bir boya, koyu bir rengi kaplamada daha az kat gerektirir.

Parlaklık: Boyanın parlaklık seviyesi veya ışığı yansıttığı miktar.

Pigment: Boyanın rengini ve sertliğini sağlayan bir bileşen.

Portakal Kabuğu: Boya filmi kötü püskürtme ya da rulo uygulaması sebebiyle portakal pürüzlülüğüne sahip olması.

Pullanma: Boyanın genellikle kabarma veyahut çatlamadan sonra soyulduğu yer.

Püskürtme: Boyayı bir yüzeye püskürterek uygulama işi.

Reçine: Boyadaki bağlayıcı maddeler.

Renk Eşleşmesi: İki renk arasında görünür bir farkın olmaması.

Renk Tonu: Boya rengini ifade eden bir diğer terim.

Rötuş: Ufak tefek hasarlara hızlı ve küçük bir müdahale işlemini ifade eder.

Sararma: Boya renginin zamanla sarı renge dönüşmesi.

Saten: Yarı parlaklığa benzer bir parlaklık düzeyidir. Bu boya badana terimi, yakın zamanlarda şeffaf yüzeylerdeki parlaklık seviyesini tanımlamak için de kullanılmaktadır.

Sarkmalar: Çok kalın bir boya kullanılması sebebiyle boya akmaları ya da yüzeyde aşırı boya akışı.

Sertlik: Boyanın çizilmelere, eziklere ve lekelenmeye karşı direnç seviyesi.

Sıçramak: Boya rulosuyla boya uygulanırken sıçrayan küçük boya damlacıkları.

Solma: Zamanla boyadaki renk ve parlaklık kaybı.

Soyulma: Yapışma sorunu nedeniyle boyanın yüzeyden ayrılması ve kıvrılması.

Su Lekesi: Boyanın kuruma sırasında suya tepkimesiyle oluşan lekeler.

Temel Renkler: Kırmızı, sarı ve mavi. Diğer tüm renkler, bu renklerin karşımıyla oluşur.

Terebentin (Mineral): Yağlı boyalar için solvent.

Tüylenme: Yeni uygulanmış boyanın ıslak kenarı üzerinden geçilerek bir sonraki boyayla karışması.

Üçüncül Renkler: İkincil bir rengin ana renklerden biriyle karıştırılmasıyla elde edilen renkler.

Üst Kat: Boyama işinin son katı.

Viskozite: Sıvının yüzey üzerinde ne kadar iyi akabileceğinin bir ölçümüdür.

VOC: Uçucu organik bileşik anlamına gelir. Bir başka deyişle, boya kururken havaya salınan solventlerdir.

Yapışma: Kurumuş boyanın yüzeye tutunma durumu.

Yarı Parlak: Yüksek ve düşük parlaklık arasında bir parlaklık seviyesi.

Yumurta Kabuğu: Çok düşük parlaklığa sahip, düz veya mat son kat boyalardan çok daha dayanıklı.

Yüzey: Boyanacak iç vey dış cephe yüzeyi.

Zımparalama: Duvar yüzeyinin zımpara kağıdıyla istenen pürüzlülüğe getirilmesi.

Boya Terimleri

Boya Terimleri.

Akrilik Boya: Akrilik bağlayıcı, pigmentler ve sudan oluşan, kimyasal maddelerle de güçlendirilmiş çok yönlü bir boya türüdür. Su bazlıdır. Bağlayıcı olarak akrilik polimer ile yapılır. Akrilik boya esnektir ve çabuk kurur. Bu da onu popüler bir seçim haline getirir.

Alkid Boya: “Yağ bazlı” boyanın modern bir versiyonu olan alkid boya adını bağlayıcısından alır. Alkid boya son derece dayanıklıdır. Bu nedenle, profesyoneller genellikle daha yüksek derecede bağlanma gerektiren yüzeyler gibi özel durumlarda alkid boyayı tercih ederler. Alkid boyanın duvarlarda kullanıldığını görmeniz pek olası değildir.

Alüminyum Boya: Dekorasyon amaçlı kullanılan ve alüminyum parçaları içeren solvent içerikli bir boya türü.

Astar: Boya katları için yüzeyi hazırlamak ve korumak amacıyla özel tasarlanmış boya.

Dış Cephe Boyası: Özel olarak formüle edilmiş UV ve hava şartlarına karşı dayanıklı, kendinden astarlı bir boya türü.

Düz Boya: Parlak kaplaması olmayan anlamına gelir. Bu tür boyalar kolayca aşınır, kirlenir ve yıkanamayabilir. Bu nedenle pek tercih edilmez.

Emaye Boya: Döşeme, pencereler ve kapılarda pürüzsüz ve sert yüzey oluşturmak için kullanılan boya. Ciddi dayanıklılık gerektiren dış yüzeylerde sıklıkla kullanılan özel bir boya türüdür.

Epoksi Emaye: Metal yüzeyler için astar gerektirmeyen ve yüzeyi paslanmalara karşı koruyan bir boya.

Kapatıcı: Boya katları arasındaki etkileşimi önlemek amacıyla kullanılan özel bir boya çeşidi.

Kurşun Bazlı Boya: Yüksek kurşun içeren ve sağlık açısından tehlike oluşturabilecek eski bir boya türü. Kurşun boyalar ile çalışmak özel tedbirler gerektirir.

Lateks Boya: Boyanın sentetik bir lateks bağlayıcıyla yapılması anlamına gelir. Boya badana terimleri kapsamında, “kauçuk bazlı boya” olarak da adlandırılır. Sabun ve su ile temizlenmesi kolaydır. Bu tür boyalar artık gerçek kauçuktan yapılmamaktadır.

Mat Boya: Tavan gibi yüzeyleri boyamada kullanılan, parlak olmayan ve ışığı yansıtmayan boya.

Su Bazlı: Suyla temizlenebilen boyaya işaret eder.

Yağ Bazlı Boya: Ahşap, metal gibi yüzeylei boyamada kullanılan ve kurutma yağında asılı pigmentler ve mineral terebentin içeren boya. Su bazlı olanlara nazaran daha geç kurur ve ağır kokar.

Yapışma Astarı: Boyanması zor olan; laminat, fayans ve parlak yüzeylerde kullanılan bir astar çeşidi.

Boya Badana Malzemeleri Terimleri

Boya Badana Terimleri - Malzemeler.

Boya Rulosu: Boyayı yüzeylere daha pratik ve verimli sürmeye yardımcı olan boya silindiri.

Boya Pedleri: Pürüzsüz yüzeylerde rulo ve fırçalara alternatif bir boya aplikatörüdür.

Boya Tepsisi: içine boya dökerek ve ruloyu daldırarak yeterli miktarda boya almanıza yarımcı olan bir ürün.

Düz Fırça: Kapı çerçevesi, mutfak dolabı gibi boyanmayacak alanlara yakın yüzeyleri ve dar alanları boyamada kullanılan bir ürün.

Duvar Dolgusu: Duvarlardaki delikleri ve çatlakları onarmaya yarayan bir dolgu türü.

Hızlandırıcı: Boyanın kuruma süresini hızlandırmak maksadıyla boyaya eklenen bir katkı maddesi.

Karıştırma Çubuğu: Renkleri ve boyanın eşit tonda çıkması için boyayı karıştırmaya yarayan bir malzeme.

Merdiven: Ulaşılması zor yüzeyleri boyamaya yardımcı olan bir ekipman.

Kağıt Bant: Boyadan korumak için boyanmayacak yapıları kaplamaya yarayan bir bant çeşidi.

Kestirme Fırçası: Tavanların üst kısmında duvarların kenarları boyunca veya döşeme ve süpürgeliklerin çevresinde iki yüzeyi kesmek için yararlanılan bir boyacı aparatı.

Koruyucu Gözlük: Tavan gibi yüzeyleri boyarken boya damlacıklarının göze kaçmasını engelleyen koruyucu bir aparat.

Macun: Delikleri, çatlakları ve çentikleri doldurmak amacıyla kullanılan sızdırmazlık ve dolgu maddesidir.

Macun Bıçağı: Dolgu yapmak ve yeterli alan açabilmeniz için çatlakları genişleten bir ürün.

Mezura: Uygulamaya başlamadan önce, boyadığınız alanı tam olarak hesaplamak için kullanılan bir ölçüm aracı.

Naylon Örtü: Zemine ve eşyalara boya damlamaması için üstlerine serilen geniş poşet örtü.

Plastik Kova: Boyayı hazırlamada kullanılan kap.

Tiner: Boyanın daha kolay uygulanması ve akıcı olması için boyaya eklenen bir ürün.

Vernik: Sert ve dayanıklı bir yüzey elde etmek için kullanılan şeffaf bir koruma malzemesi.

Zımpara Kağıdı: Boya badana öncesi yüzeyi pürüzsüz hale getirmek için astarlama ve alçı uygulaması sonrası kullanılan malzeme.

Ev Boyama Terimlerini Ezberlediniz mi?

Ev Boyama- Boya Badana Terimleri.

İç ve dış cephe boyama kolay bir iş değil. Ev boyama projenizi profesyonellere bırakmak isterseniz, size yardımcı olmaktan memnuniyet duyarız. Doğru fiyat teklifi için bizimle şimdi iletişime geçin. Size en kısa sürede geri dönüş yapalım.